Seninle her buluşmamız
Rimeli akmış gözlerin
Hülyalı tebessümle vedasıymış
Aynadaki yüzlerimize
Her görüşmemiz bir kendimizden kaçış
Bir diğerinin buhranında
Kendi gerçek kederini bir nebze unutmakmış.
Ağzımızdan çıkan her kelime hapsettiğimiz diğer bütün gerçek kelimeleri gizlemeyeymiş.
Seninle gittiğimiz her yerde kendimizi arar mışız
Kapı kapı dolaşıp zillere basıp
Açıldığında kapı görmemek için koşup kaçıp saklanırmışız
Kendimizden.
Acıyan yerine merhem sürdüğümüz kendi tenimizmiş
Duyurmak için değil duymaya anlatırmışız
Cevabını istemediğimiz sorular sorarmışız
Sırf yansın canımız diye hep aynı cevapları verirmişiz
Teselli etmeye değil teselli bulmaya arar mışız birbirimizi
Hınçla tuttuğumuz ve öfkeyle ittiğimiz
Kendi eskilerimizmiş
Yüklerinden acıyla bağırdığımız
Biz birbirimizden o kadar uzakmışız ki
Aramızda okyanus istemişiz
Gemilere ve arabalara
Otobüslere koymuşuz bedenlerimizi
Dokunmak için zaman zaman birbirimizin
Terlerine
Özlemek için kendimizi
Birbirine karıştırmışız tenlerimizi
Öyle uzun bir yolmuş ki bu
Biz bir türlü varamamışız kendimize
Seninle her buluşmamız
Bir yalnızlığa varışmış.
Demet Demirkaya